ABİDİN YAĞMUR
Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Antmen, Türk Tabipler Birliğince yapılan bir araştırmayı ve o araştırma sonucunda ortaya çıkan “Covıd-19 ölümleri bakanlığın açıkladığının 3.5 katıdır” iddiasını Mersin kamuoyuyla paylaştı.
Bakanlık tarafından açıklanan Covid-19 ölüm sayılarının doğru olmadığı konusunda, iddialar ve kuvvetli şüpheler olduğunu kaydeden Antmen, “Covid-19 salgınına bağlı olarak, gerçekte ne kadar insanımızın hayatını kaybettiğini belirleyebilmek için Türkiye’de 2020 yılındaki “fazladan ölümleri” tespit eden bir çalışma yaptık. Fazladan ölüm, epidemiyolojide ve halk sağlığında kullanılan; “normal” koşullar altında görmeyi beklediğimizin ötesinde, bir kriz sırasında, tüm nedenlerden ölenlerin sayısını ifade eden bir terimdir. TÜİK nüfus bilgileri ve e-Devlet belediye defin istatistikleri gibi resmi verilere dayanan bu çalışmada, beş farklı yaklaşım kullanarak benzer sonuçlara ulaştık” dedi.
Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Antmen sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünyadaki veriler ve Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısı göz önünde bulundurulduğunda, fazladan ölümlerin yaklaşık dörtte üçünün, doğrudan COVID-19’a bağlı ölümler olduğunu tahmin ediyoruz. Bu bilgi hesaba katıldığında; 2020 yılında, Türkiye’de 65 yaş ve üzerindeki nüfusta, COVID-19’dan en az 75 bin kişinin hayatını kaybettiğini söyleyebilmekteyiz. Bu sayı, bakanlığın tüm yaşlar için resmi açıklaması olan 20 binin 3,5 katı! En az 55 bin can, COVID-19’dan kaybedildiği halde, istatistiklere bu şekilde girmemiş durumda. Pandemi döneminde yaşanan fazladan ölümlerin yaklaşık dörtte birinin ise “tali kayıplar” olduğunu tahmin ediyoruz. Bunlar, doğrudan korona virüs enfeksiyonu nedeniyle olmasa da pandemi koşullarından, daha doğrusu pandemi yönetimi adına yapılanlardan ve yapılmayanlardan kaynaklanan ölümler. Sağlık hizmetlerine başvurunun ve erişimin azalması, hizmetlerdeki aksamalar ve haftalar süren sokağa çıkma yasakları sırasında ağırlaşan kronik hastalıklar gibi durumların yanı sıra genel olarak sosyo-ekonomik durumdaki kötüleşme ve intiharlar da en az 25 bin canımızı alan bu tali ölümlerden sorumludur. Kısaca, vakaların gizlendiği Kasım 2020’de nasıl ortaya çıktıysa, şimdi de ölümlerin gizlendiği çok açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Sağlık Bakanlığının bu denli gerçek dışı yönetim anlayışı nedeniyle acilen istifa etmesi ve bundan sonra şeffaf bir pandemi yönetimi en önemli beklentimizdir.”
İşte 5 şüpheli nokta
Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Antmen, araştırmada kullanılan ve veri kaynağı yapılan 5 unsuru şöyle özetledi:
“1-TÜİK yaş dağılım verisi analiz edildiğinde, 2020 yılında 65 yaş üzerinde olan nüfus, geçtiğimiz dört yılda (2016-2019), yılda ortalama 309 bin kişi azalırken, 2020’de 411 bin kişi azalmıştır. Yaklaşık 100 bin kişilik fark, fazladan ölümlere işaret etmektedir.
2-TÜİK yerli nüfus verisi incelendiğinde; 2015-2019’da yerli nüfus, her yıl ortalama 889 bin artarken, 2020 yılında 657 bin artmıştır. Yani, yerli nüfus artışında, 232 bin kişilik bir azalma vardır.
3-Nüfusun %42’sinin yaşadığı 20 ilde, belediye, e-devlet, TÜİK ve diğer resmi yollardan elde edilen tüm veriler analiz edildiğinde; 2020 yılında, son üç yılın ortalamasına göre 48 bin fazladan ölüm gerçekleşmiştir. Bu, Türkiye’nin tamamı için 114.000 fazladan ölüm demektir.
4-Nüfusun %49’unu oluşturan 21 ilde, belediyelerin verilerine göre Mart 2020-Nisan 2021 arasında bulaşıcı hastalıklardan resmi ölümler 47 bin kişidir. Türkiye nüfusuna oranlandığında bulaşıcı hastalıktan ölüm sayısı 97 bin olmaktadır.
5-Türkiye nüfusunun beşte birinin yaşadığı İstanbul’da, belediye e-devlet verileri incelendiğinde, Mart 2020-Mayıs 2021 arasında önceki beş yıla göre 25 bin fazladan ölüm yaşanmıştır. Bu veri, Türkiye’nin tamamına uyarlandığında, 134 bin fazladan ölüm anlamına gelmektedir.”