Bu sorunun en çarpıcı şekilde yaşandığı noktalardan biri 2. Çevreyolu üzerinde bulunan köprünün hemen dibinde, Yumuktepe höyüğünün önündeki alanda bulunuyor.
Dere yatağına uzanan menfezden kanalizasyon atığı olduğu renginden belli olan kirli su olduğu gibi dereye akıyor.
Dereye akan kirli suyun kaynağı, o menfeze hangi şebekeden bağlandığı belli değil ancak suyun dereye döküldüğü noktada yetkililer ‘kontrollü akış’ sağlamak için ilginç bir yöntem geliştirmiş.
Kirli suyun aktığı büyük menfezin önünde toprak ve kumdan set örülerek kirli suyun biriktiği küçük bir gölet oluşturulmuş.
İnsan müdahalesiyle oluşturulduğu, zaman zaman düzeltildiği gözlenen gölette biriken kirli suyun, ince bir yataktan, yavaş yavaş dereye akması da sağlanmış. Gölette rengi siyaha çalan su birikmiş durumda.
Dere çevresinde oturan mahalleliler göletin uzun yıllardır var olduğunu ve yetkililerin zaman zaman gelip suyun akmasını engellemek için göletin etrafını toprakla doldurduğunu söyledi.
Kirli sudan oluşan göletin bulunduğu noktaya 10 metre mesafede yürüme yolu var. Kirli suyun biriktiği göletin etrafa kötü koku yayıp sineklerin üremesine yol açıp hastalığa yol açtığını söyleyen çevre sakinleri çocuklarıyla bu yolu kullandıklarını ve kanalizasyon suyundan oluşan göletin hastalıklara davetiye çıkardığını söylediler.
Kanalizasyon suyundan oluşan gölet, yürüme yolunu kullanan insanların yanı sıra çevrede otlayan ve göletin suyunu içen küçükbaş hayvanlar için de tehlike saçıyor.
İkinci noktada bulunan menfezden akan kanalizasyon ve atık su ise olduğu gibi Müftü Deresine akıyor. (Haber Merkezi)