Ülke genelinde tüketilen limonun yüzde 80'inin karşılandığı Mersin'de, yaklaşık bir ay önce başlayan "Kütdiken ve Lamas" limonunda hasat aralıksız sürüyor. Bir taraftan hasat yapılırken, diğer taraftan toplanan limonlar iç piyasa ile ihracata gönderilmek üzere kadınların elinden özenle paketleniyor. Limonun başkenti olarak bilinen ülkede tüketilen her 3 limondan 2'sinin üretildiği Erdemli ilçesinde de erkeklerden çok kadınlar hem bahçelerde hasat yapıyor, hem de ayrıştırma ve sarma işlemlerine çalışarak ülke ve aile ekonomilerine ciddi katkı sağlıyor. Özenle sarılıp Mersin ve Nevşehir'de soğuk hava depolarına alınan limonlar, yılın 8 ayı boyunca Türkiye'nin dışında 60 ülkeye de gönderiliyor.
Yoğun limon hasat dönemi ile ilgili bilgi veren Erdemli Ziraat Odası Meclis Başkanı Aşkın Şahin, "Türkiye'de üretilen limonun yüzde 80'i Mersin'de, Mersin'de üretilen limonun ise yüzde 65'i Erdemli'de gerçekleşmektedir. Bölgemiz malum, 'Kütdiken' ve 'Lamas' limonunun ana merkezidir. Şu anda hasadın ortasındayız. Hasadımız devam ediyor. Bölgemiz yıllardan beri dünya da eşi ve benzeri olmayan yarım asrı geçkin bir süredir, natürel bir depolama sistemine sahip olan 'yatak' ve 'dinlenme' limonun da aynı zamanda ana merkezidir" dedi.
"ATALARINDAN ÖĞRENDİKLERİ SANAT ESERİNİ ORTAYA KOYUYORLAR"
Bahçelerden hasat edilen limonları depo ortamına getirdiklerini anımsatan Şahin, "Burada tesisin içerisinde görmüş olduğunuz hanımefendilerin önüne boy boy ayrılarak hijyenik bir şekilde uygun ambalajlama sistemi ile ambalajlanıp muhafaza edilerek soğuk hava depolarında depolanması için bulunmuş olduğumuz merkezden gönderiyoruz. Tabi bu çok meşakkatli bir iş. Yani bu depolanma sisteminin bir okulu, bir merkezi, eğitimi olmadı. Bu insanlar atlarından analarından, bacılarından öğrenmiş olduğu sanat eserini ortaya koyuyorlar. Ben böyle bir sanat eserini ortaya koyup, ilmek ilmek dokuyup bu limonları ambalajlayan bölgemizdeki tüm hanımefendilere çok çok teşekkür etmek istiyorum. Bölgemiz sadece günü birlik iç piyasaya, ihracata limon göndermenin yanı sıra Nisan ayından ta ki Eylül ayına kadar yatak ve dinlenme limonunun ana merkezidir. Bu insanlar olmamış olsaydı, biz bu tarihlerde limonu ithal olarak getirecektik, kendi soframızda limonun ana merkezinde bile ithal limon tüketecektik. Bölgemizin böyle çiftçilere, böyle emeği geçen hanımefendiler olduğu müddetçe sırtı yere gelmeyecektir, ben bu sanat eserini ortaya koyan, emeği geçen herkese çok çok teşekkür ediyorum. C vitamini deposu limonu herkesin tüketmesini tavsiye ediyorum" diye konuştu
2 ÇOCUĞUNU ÜNİVERSİTEDE OKUTUYOR
Hasat döneminde çalışan işçilerden Nazlı Gürsoy, "Şu anda limon işliyoruz. Bu limon kasalardan buralara dökülüyor. Arka tarafımıza boyluyoruz, küçük boydan büyük boya doğru sıralı. Kolesterole iyi geliyor, tansiyona mesela, tansiyonumuz yükseldiği zaman ılık suyun içerisine biraz limon sıktığımızda faydası oluyor. Doğrayıp yiyoruz. 2 yıldır virüs var, sıkıyoruz, biz 2 yıldır burada bir hastalık görmedik" ifadelerini kullandı.
3 ay süreyle limon işinde çalışanlardan Fatma Uğuz, "2 kızım var, biri üniversiteyi bitirdi, biri de üniversite okuyor. Geçimimizi buradan sağlıyoruz. Sabah 07.30'da başlıyoruz, 16.30'a kadar çalışıyoruz. Limonla geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
3 dakikada 250 limonun aldığı kasaları doldurduğunu söyleyen Uğuz, ellerinin alışkın olması nedeniyle seri şekilde paketleme yaptıklarını dile getirdi.
Limonu kesip yerinde işleyip Ürgüp’e götürerek soğuk hava depolarına kaldırdıklarını aktaran işletme sahibi Yaşar Duruer, orada da bölgeden giden işçiler aracılığıyla tekrar sandıklara alınarak ıskartalarından ayıklandığını, hem ülke içine hem de yurt dışına gönderildiğini kaydetti. (İHA)