Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesi Denizkızı Turizm A.Ş.'nin işlettiği Akkum, Kumkuyu ve Töbank plajlarını gezdi. Silifke ve Erdemli'deki halk plajı gezileri ile vatandaş buluşmalarında Başkan Seçer'e CHP Silifke İlçe Başkanı Bünyamin Uçar, CHP Erdemli İlçe Başkanı Ahmet Dursen Şahin, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Olcay Tok, Büyükşehir Belediyesi Meclis üyeleri ve bürokratlar eşlik etti.
Başkan Seçer, Akkum Plajı ile başlayan saha programına sırasıyla Kumkuyu ve Töbank plajları ile devam etti. Programını Tırtar Mahallesi’nde bulunan Altın Portakal ve Limonlu Mahallesi’nde bulunan Faruk Şıhman tatil sitelerinde vatandaşlarla buluşarak sürdüren Başkan Seçer, vatandaşla buluşmanın kendilerine hizmet noktasında ayrı bir değer kattığını ifade etti.
“MESKİ’NİN MUTLAKA KREDİ KULLANMASI LAZIM”
Bazı yerlerde kanalizasyon sorunlarının olduğuna dikkat çeken Başkan Seçer, “Bu gerçeği görmek lazım. Yalnız şunu unutmayalım. Türkiye’nin bütün illerindeki Sular İdareleri, çok eskiden kalma İSKİ Kanunu’yla yönetilir. MESKİ’nin gelirinin yüzde 90-95’i, vatandaşın ödediği su fatura bedelleridir. Bu gelir kaynaklarıyla da size temiz içme suyunu sağlar. Vidanjör hizmetlerini verir. Kanal tıkanmalarında gelir müdahale eder ya da diğer hususlarda size projeler geliştirir. Bütün bunlar parayla olur, ama bu para ona yetmez. Mutlaka uzun vadeli krediler bulması gerekir. Bunun da kaynağı İller Bankası’dır” dedi.
“39 MİLYON AVROLUK KREDİ BULDUK, HENÜZ CEBİMİZE GİRMEDİ”
İktidarın sevk ve idaresinde bulunan İller Bankası’nın ise tamamen siyasileştiğini vurgulayan Başkan Seçer, “Açık açık söylüyorum. Adaletten bahsederek sözüme başladım. Burada bir adaletsizlik var. Ben adaletsizliği eleştiren bir Belediye Başkanıyım. Bunları, Türkiye’nin 9. büyük ili, vergi sıralamasında 5. veya 6. ili, Türkiye’nin en stratejik illerinin başında gelen Mersin’in Büyükşehir Belediye Başkanı olarak söylüyorum. Ben Mersin’e daha fazla hizmet etmek istiyorum. Ama ortada bir adaletsizlik var. Biz 39 milyon Euro hibe ve uygun vadeli finans maliyetli kredi aldık. Henüz cebimize girmedi. Bu konuları 3 yıl önce konuştuk. Geldim Tömük’e söz verdim. Orada birçok vatandaş, ‘Aman kurtar bizi bu rezaletten’ dedi. En kısa zamanda çözülecek dedik, proje tamam. Avrupa Birliği ile görüşmeler tamam. 15 milyon Euro kredi tamam. 3 seneyi geçti. Meclis toplantılarında defalarca konuyu gündeme getirdim. Cumhur İttifakı Meclis üyelerini Bakan’la konuşmaya, görüşmeye zorladım. Çünkü koordinasyonu İller Bankası yapıyor. Sakın sözlerimi yanlış değerlendirmeyin. Bu aksaklıklar ve ayrımcılık anlayışına rağmen, biz hizmetlerimizi yapacağız. Fakat, hangi şartlarda bu hizmetleri yaptığımızın da bilinmesini isterim” ifadelerini kullandı.
“ADIMIZA YARAŞIR BİR HİZMET YAPMA ARZUSU İÇERİSİNDEYİZ”
Vatandaşlar tarafından kendilerine iletilen bazı sorunların aslında Mersin Büyükşehir’in sorumluluğunda olmayan alanlardaki sorunlar olduğunu ve bunun sebebinin de kurumlar arası yetki karmaşasından kaynaklandığını belirten Başkan Seçer, “Şimdi D-400 Karayolu. Karayolları’na ait bir yol güzergahıdır. Ara sokağa sapın, Erdemli Belediyesi’ne ait bir yoldur. Orman yoluna girin, Orman’a aittir. Çöp toplama görevi Büyükşehir’in değil, ilçe belediyesinindir. MESKİ’ye ödediğiniz su faturalarında yer alan Çevre Temizlik Vergisi Büyükşehir’e değil, ait olduğunuz ilçe belediyesine gider. Vatandaşlar maalesef bu görev, yetki ve sorumluluk alanlarını pek bilmediği için, çözüm arayanın aklına hemen Büyükşehir geliyor. Biz de adımıza yaraşır bir hizmet yapma arzusu içerisindeyiz. Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne ait kronikleşmiş sorun yoktur. Biz görevimizi harfiyen ve hakkıyla yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Denizi kirleten gemilere 75 milyon lira ceza kestik”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, vatandaşlarla buluşmasında, deniz kirliliğinin önlenmesine dair çalışmalarını da değerlendirdi.
Teknelerin, açıktan direk geçen veya Liman’a gelen gemilerin denizde kirlilik yarattığına dikkat çeken Başkan Seçer, “Bu bölgelerde genelde, turist gezdiren tekneler ya da özel teknelerin sintinelerinden kaynaklı ciddi sorunlar var. Bir de siteler arıtmalarını kurarlar, buranın denetimi Çevre Bakanlığı’na aittir ve online izlenir. Ama görüyorum ki sitelerde bu sorunlar bölgesel olarak büyüyor ya da küçülüyor. Arıtmada çalışmadan geldiği gibi kanalizasyon denize boca ediliyor. Şimdi bütün bunlar bir başına Büyükşehir’in baş edeceği sorunlar değil. Denetleme görevinde bazı sıkıntılar var. Örneğin deniz içerisinde, deniz taşıtlarının yarattığı kirliliği denetleme görevi Büyükşehir’in. Çevre Bakanlığı, Mersin Limanı ve bölgesinde bana bir alan çizmiş. Halbuki ben, Anamur’a kadar olan tüm sahil şeridini talep ettim. 3 yıldır cevap dahi yazmadılar. Bugünkü dar alanda, şu ana kadar gemilere 75 milyon lira civarında ceza tahakkuk ettik. Bizim çevre koruma hiç affetmiyor. Bir gemi, denize, uygun olmayan bir kimyasalı döksün bakalım. Neyse ceza 1 milyon, 2 milyon. Cezalar çok ağır” dedi. (Haber Merkezi)