ABİDİN YAĞMUR
Emek Partisi Mersin İl Başkanı Yusuf Kaya, parti binasında düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konulara dair değerlendirmelerde bulundu.
“Ekonomik krizin ağır faturasını işçi ve emekçilerin sırtına yıkmayı temel alan politikalar hız kesmeden sürüyor” diyen Kaya, mevcut koşullar altında Erdoğan yönetiminin sömürülen ve ezilen halk kitlelerinin çalışma ve yaşam koşullarını rahatlatacak adımlar atmasının mümkün görünmediğini ifade etti.
“SORUNLARI ÇÖZMEYE MECALLERİ DE NİYETLERİ DE YOK”
Kaya, “Yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı işçi, emekçi ve sabit gelirlilerin hayatını çekilmez hale getirmeye devam etmektedir. Son dönemlerde daha fazla gündeme gelen işten atmalarda yoğunlaşarak sürüyor. Yoksulluk, yolsuzluk ve yasakların yarattığı yıkım derinleşiyor. Krizin kısa sürede atlatılamayacağı görülüyor. Enflasyonun, hayat pahalılığının üçe, dörde katlandığı dönemde artmayan tek şey ücretlilerin geliri oldu. Yılbaşından bu yana asgari ücret artmış olsa da her şeyin fiyatı 3 kat arttı. Tek adamın bu sorunları çözmeye ne mecali ne de niyeti vardır” dedi.
“GENÇLİĞE GELECEKSİZLİK DAYATILIYOR”
Yükseköğrenim gençliğinin KYK borçlarının ı son günlerde yeniden öne çıktığını kaydeden Kaya, “Tepkiler karşısında tek adam yönetimi KYK borç faizlerinin silinmesi kararı aldı. Ancak bu sorunu çözmüyor. KYK borçlarının iptal edilmeli ve ihtiyacı olan bütün öğrencilere karşılıksız burs verilmelidir. Son KPSS sınavında çalınan sorular ile mızrak artık çuvala sığamaz olunca tek adam yönetimi soruları çalınan son sınavı iptal etmek zorunda kalmıştır. Ortaya çıkan rezalet ne ilktir ne de ÖSYM içindeki bir grup çıkar çevresinin kötü niyetiyle açıklanabilir. Sorun eğitim ve sınav sistemindedir. Sadece sorular değil, bu ülkenin gençlerinin geleceği çalınmaktadır Her yıl hatta bir kısmı yılda birkaç kez de yapılabilen YGS, LYS, ALES, KPSS, TUS gibi lise, üniversite ve kamu kurumlarına yerleştirme sınavlar ile akademik kariyer ve görevde yükselmelere dair sınavlarda her dönem yolsuzluk, usulsüzlük iddiaları olmuştur. Demokratik bir ülkeyi kazanmanın yolu nasıl ki mücadeleden geçiyorsa bu skandalların, yolsuzluğun, usulsüzlüğün kaynağı çürümüş bürokrasinin yerine halkın seçtiği, denetlediği, gerektiğinde görevden alabildiği demokratik bir sistemin kazanılmasının da yolu emek ve halk güçlerinin mücadelesinden geçmektedir. Çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğini bu kirli ellerin karartmasına izin vermeyeceğiz” dedi.
“ULAŞIM VE SU PAHALI”
Emek Partisi Mersin İl Başkanı Yusuf Kaya, Akdeniz Belediye Meclisi üyesi Halil Kara’nın da katıldığı basın toplantısında Mersin’deki yerel yönetimlerle ilgili görüşlerini de paylaştı.
“Demokratik Halkçı Belediye” için başından beri almış oldukları tutumu sürdürmeye devam ettiklerini kaydeden Kaya, “31 Mart 2019 seçimlerinde Emek ve Demokrasi Platformu ile Demokratik Halkçı Belediyecilik için Kent Sözleşmesi konusunda müzakere ettiğimiz, Yenişehir Belediyesi, Mezitli Belediyesi ve Mersin Büyükşehir Belediyesiyle, zaman zaman Yerelde yaşanan sorunlar ile ilgili görüş ve önerilerimizi konuşma ve tartışma olanağı bulmaktayız” dedi.
Parti heyetinin son olarak Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile görüştüğünü anlatan Kaya şunları söyledi:
“Yoksul kesimlerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere ucuz ekmeğin gerekli olduğu belirtilmiş. Başkan da bu tür konulara önem verdiklerini, Halk Ekmek ile ilgili gerekli çalışmaların son aşamaya geldiğini önümüzdeki günlerde ekmek üretimine başlanacağını belirtmiştir.
Dolmuş ücretlerine yaklaşan bir toplu taşıma ücretinin, yoksul halkın karşılayabileceği bir düzeyde olması gerektiği üzerinde durulmuş, girdi maliyetlerindeki artışa rağmen önümüzdeki süreçte fiyat artışına gidilmeyeceği belirtilmiştir.
Yoksul mahalleler başta olmak üzere, kreş ihtiyacı belirtilmiş, bu konuda da bina yapılamasa bile kiralama yöntemiyle uygun yerlerde kreş açmak için çalışmaların yürütüldüğü belirtilmiştir.
Su ücretleri ile ilgili, suyun daha ucuza temin edilmesi gerektiği önerilmiş, temmuz ayında meclise getirdikleri teklifi geri çektiklerini, mevcut durumla devam edeceklerini belirtmişlerdir.
Ayrıca, Atatürk Parkı’nın limana doğru genişletilmesi, Balıkçı Barınağına Su Sporlar Merkezi adı altında AVM yapılmak istenmesine karşı ortak tutum üzerinde durulmuştur.”