MAHMUT SÖNMEZ
Akdeniz Belediyesi’nin HDP’li ve EMEP’li meclis üyeleri, sadece 16 AKP’li meclis üyesinin katıldığı Temmuz Ayı Olağanüstü Belediye Meclisinde alınan meclis kararlarının iptali için Mersin İdare Mahkemesi’ne dava dilekçesi verdi. Yapılan başvurunun ardından konuşan HDP’li Meclis üyesi Özgür Çağlar, “Akdeniz Belediye Başkanı, bu kararları aldık, bu belediyeyi istediğimiz gibi yöneteceğiz, halkın iradesine yön vereceğiz demesin. Bu olayın hem hukuki hem de siyasi takipçisiyiz peşini bırakmayacağız” dedi.
Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, HDP’li beş meclis üyesinin gözaltında olduğu 29 Temmuz’da, olağanüstü belediye meclisini gerçekleştirdi. Muhalefet meclis üyelerinin protesto ettiği ve katılmadığı meclis toplantısında 50 milyon liralık borçlanma, gayrimenkullerin satışının ve tahsisinin kabul edilmesine ilişkin kararlar çıkmıştı. Akdeniz’in HDP’li ve AKP’li meclis üyeleri mecliste alınan kararların iptali için Mersin İdare Mahkemesi’ne dava dilekçesi verdi. Yapılan başvurunun ardından meclis üyeleri basın açıklaması yaptı. Grup adına basın açıklamasını Akdeniz Belediyesi HDP Meclis üyesi Özgür Çağlar yaptı.
Akdeniz Belediyesinin HDP’li meclis üyelerinin 28 Temmuz sabahı gözaltına alındığını söyleyen Özgür Çağlar, yapılan gözaltı operasyonundan bir gün sonra gerçekleştirilen Akdeniz Belediyesi Olağanüstü Meclis Toplantısında çok önemli kararların alındığını hatırlattı. HDP’li meclis üyelerine dönük yapılan operasyonun ve akabinde belediye meclisinde yaşananların Türkiye siyaset tarihinde yaşanan nadir olaylardan olduğunu söyleyen Çağlar, bu olayın uzun süre hafızalardan silinmeyeceğini söyledi.
“BU HAKSIZLIĞA KARŞI MUHALEFETİN TOPLUMSALLAŞTIRILMASI GEREKİYOR”
29 Temmuz’da Akdeniz Belediyesinde yapılan meclis toplantısı sırasında HDP’li beş meclis üyesinin gözaltında olduğunu söyleyen Çağlar, “Meclis çoğunluğu, gözaltılar ile iktidar lehine çevrilerek alınan kararlar meclisten hukuksuz bir şekilde geçmiştir. Bu kararlar Akdeniz için çok önemliydi. 50 milyon liralık borçlanma, Özgürlük Mahallesindeki beş dönümlük yerin Bakanlığa tahsisi, Yılmaz Güney Parkının yurda çevrilmesi ve Akdeniz Belediyesinin en değerli mülkü olan eski TEDAŞ binasının satışına dönük kararlar verildi. Bu kararlar dört partinin bulunduğu mecliste sadece bir partinin meclis üyelerinin katılımı ve oylamasıyla alınmıştır. 38 kişilik bir mecliste 16 AKP’li katılımıyla kararlar geçirildi. Bu kararların iptali için diğer muhalif parti ve şahıslarında yapması gerekiyor, bu haksızlığa karşı muhalefetin toplumsallaştırılması gerekiyor” diye konuştu.
“BELEDİYE BAŞKANI BU BELEDİYEYİ İSTEDİĞİMİZ GİBİ YÖNETECEĞİZ DEMESİN”
Yaşananları Akdeniz halkına anlatacaklarını ve bu işin peşini bırakmayacaklarını söyleyen Çağlar, “Akdeniz Belediye Başkanı, ‘Biz meclis üyelerini gözaltına aldık, bu kararları aldık, bu belediyeyi istediğimiz gibi yöneteceğiz, halkın iradesine yön vereceğiz’ demesin. Bugün burada idare mahkemelerine hukuksuz şekilde alınan meclis kararlarının iptali için dava açtık ve takipçisi olacağız" ifadelerini kullandı.
“HEM HUKUKİ HEM DE SİYASİ MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Bu süreci hem cezai hem de idari davalarla takip etiklerini söyleyen Çağlar, “Bunun siyasi ayağını da hiçbir şekilde boş bırakmayacağız. İktidar şunu bilsin biz yapılan baskılara boyun eğmedik ve etkili muhalefetimizi de sonuna kadar sürdüreceğiz. Hem hukuki hem de siyasi mecrada mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.
“TÜM YAŞANANLARDAN KİMİN YARARLANDIĞI ORTADA “
Akdeniz Belediyesi EMEP Meclis üyesi Halil Kara, HDP’li meclis üyelerinin gözaltına alınmasının ardından Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak’a ulaşamadıklarını ve Akdeniz meclisinde yaşananların ne siyasi ne insani açıdan doğru olmadığını söyledi.
Bütün muhalefetin mücadele ve dayanışmayı büyütmesi gerektiğini söyledi. Kara, “HDP sözcüsü, CHP sözcüsü ve ben 28 Temmuz’da belediye başkanıyla bir görüşme yapma talebinde bulunduk. O gün hem kendisine hem de özel kalemine ulaşmak için çaba sarfettik ama bu çabamız karşılık bulmadı. Tüm bu yaşananların sonuna bakıldığında bu olaylardan yararlandığı ve kazançlı çıktığı ortada. Bir belediye başkanının kendi meclis üyeleri gözaltındayken, toplantıda kararlar çıkarması siyasi açıyı bırakın insani açıdan bile doğru değil. Bundan sonraki süreçte mecliste halkın yararına olan kararlarda evet ama İktidarın ve belediye yönetiminin kendi çıkarı için getireceği öneriler karşısında da bir duvar gibi duracağımızı buradan belirtmek istiyorum" diye konuştu.