ZELİHA ÖZİPEK
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Mersin Şubesi, bir tarikat şeyhinin ve müridinin karıştığı, 6 yaşındaki bir kız çocuğunun senelerce cinsel istismara maruz kalması olayıyla ilgili görüşlerini kamuoyuyla paylaştı.
“DEVLET AKLININ NE DENLİ ERKEK OLDUĞUNU GÖSTERDİ”
Dernek binasında düzenlenen basın açıklamasında konuşan Avukat Sabahat Gençtarih, “Her tür hukuksuzluğun baş gösterdiği ülkemizde hepimiz bir haber karşısında üzüldük, öfkelendik, haya duyduk. Bir tarikat liderinin 6 yaşında kızını, yıllar önce 29 yaşında ki bir müridi ile evlendirdiğini, daha minicik olan çocuğun evlendirildiği kişi tarafından "oyun" diye kandırılarak, her gün cinsel istismara maruz kaldığını öğrendik. Yıllar sonra yaşadıklarının ne korkunç şeyler olduğunu fark eden ve mücadele etmeye karar veren cinsel istismara uğrayan kadının beyanları ile 2012 yılında 14 yaşındayken kemik yaşının büyük gösterilerek istismar soruşturmasının üstünün örtüldüğünü öğrendik. 6 yaşından itibaren cinsel istismara uğramış ve şimdi yetişkin bir kadın olan H.K.G’nin annesini, babasını ve kendisinden 23 yaş büyük istismarcıyı şikâyeti ile olayın detayları hakkında bilgi sahibi olduk. Bu kadar vahim bir olay karşısında dün geceye kadar bir tek tutuklunun olmaması yıllar itibarı ile çocuk ve kadın istismarları konusunda devlet aklının ne denli erkek olduğunu bize gösterdi” dedi.
“TOPLUMUN DUYARLILIĞI SAYESİNDE YARGI MEKANİZMASI ÇALIŞTI”
Hiranur Vakfı’nın müritleriyle kurduğu bu düzene göz yuman devletin ne CEDAW’dan ne BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nden ne Anayasa’dan ne de kendi kanunlarından doğan tek bir yükümlülüğü yerine getirmediğine işaret eden Gençtarih, “Bu dosyanın yargılamasında bir sonra ki duruşma 22 Mayıs 2023 tarihine bırakılmışken; kamuoyunda ki tepkiler neticesinde duruşma tarihi değiştirilip 30 Ocak 2023 tarihine alınmıştır. Yine soruşturmanın başından bu yana tutuksuz olan faillerden baba dün akşam itibarı ile tutuklanmıştır. Heyhat bir dosyaya ülke hakimlerinin gereken özeni ve ihtimamı göstermesi için toplum duyarlı davranınca mekanizma işler hale gelmiştir. Oysa binlerce çocuk açısından kamuoyuna yansımadığı için bu istismar suçları yapanın yanına kar kalmaktadır” ifadelerini kullandı.
“GÖRMEZLİKTEN GELENLER BU SUÇA ORTAKTIR”
Yaşanan olayda, çocuğun cinsel istismarına giden sürecin kamusal alanda pek çok tanık huzurunda yaşandığının açıkça görüldüğünü ifade eden Gençtarih, “Bir an önce bu durumun araştırılarak istismar mağduru diğer çocukların tespiti için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını göreve çağırıyoruz. Bu konuda taviz veren, görmezlikten gelen herkes ve her yapı da bu suça ortaktır. Yıllar itibarı ile takip ettiğimiz çocuğun ve kadının cinsel istismarı dosyalarında binlerce sanık erkek, delil yetersizliği gerekçesi ile beraat ettirildi” dedi.
“İSTİSMARCILAR CESARET ALIYOR”
MHP Diyarbakır İl Başkanı'nın yargılandığı çocuk istismarı dosyasında hızla karara varıldığını ve "istismar olsa da rıza olabilir" denilerek beraat kararı verildiğini de hatırlatan Gençtarih sözlerini şöyle sürdürdü:
“Karar gerekçesinde çocuğun kahkaha atmasının, aynı yere birden çok kere gitmesinin rızası olduğu gerekçe yapılırken aslında yasalar çiğnenmiş ve mutlak bir doğru olan çocuğun çocuk olmasının tek başına istismar suçu için yeterli olduğu, çocuklara karşı işlenen suçlarda rızanın öneminin olmadığı gerçeğinden vazgeçilmiştir. Peki çocukları kim koruyacak? Çocuklar kime güvenecek? Binlerce dosyada cezasızlık olgusu gün geçtikçe yerleşir olmuş ve delil yetersizliği ve yeni bir terim olarak da “istismar olsa da rızası var” gibi gerekçeler çocuk ve kadın istismarcılarının güç aldığı gerekçeler olmuştur. Dinin ve erkekliğin gücünü kullanan bu tarz tarikatlar birçok kadının ve çocuğun istismarı suçuna imza atmışlardır. Çok yakın bir tarihte Ensar Vakfı’nda 9-10 yaşlarında birçok çocuğun istismar edildiğini unutmadık- unutmayacağız.”
“ÇOCUKLARI KORUMASI GEREKENLER GÖZ YUMUYOR”
“Çocukları korumakla görevli olanlar, çocukların istismarına göz yumar durumdalar. Oysa cinsel istismar fiili ortaya çıkmadan önce koruyucu önleyici politikaların üretilmesi ve bu politikaların yaygın uygulanabilmesi, çocukların cinsel istismarı suçuna ilişkin gerekirse ilkokullarda bilgilendirilmeleri, suçun oluşması durumunda ise çocuğun beyanının esas alınarak etkin bir soruşturma ve yargılama süreci yürütülmesi gerekmektedir. Suçun oluşmasında ihmali ve kastı bulunan her bir birey, sorumlu cezalandırılmalıdır.”
“ÇOCUĞA İSTİSMAR EVLİLİK YOLUYLA MEŞRULAŞTIRILAMAZ”
“Sosyal, kültürel ya da inançsal kisveler altında çocuğun evlilik yoluyla cinsel istismarı hiçbir şekilde meşrulaştırılamayacak kadar ağır bir suçtur. Haya duyduğumuz bu istismar olaylarına bir yenisinin eklenmemesi için Derneğimiz tüm sorumluları görevini icraya etmeye çağırmaktadır. Yıllar itibarı ile birçok Kuran Kursunda, tarikat, vakıf yurdunda, devlet yurdunda, okulda, aile içinde istismara uğrayan çocuklar yalnız değildir. Derneğimiz çocuğun yüksek yararını gözetmeyi kendisine bir görev bilerek hareket etmektedir. Faillerin cezalandırılması için davanın takipçisi olacağız.”