MAYSA DERYAYEVA
Türk-iş tarafından yapılan Ocak ayı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre, dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcamasına denk gelen açlık sınırın 8 bin 864 liraya, sağlık, ulaşım, konut, elektrik, doğalgaz gibi harcamalarına denk gelen yoksulluk sınırı ise 28 bin 874 liraya yükseldi. Bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti ise 11 bin 556 liraya ulaştı.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, yıl başında asgari ücrete yapılan zammın bir anlamı kalmadığını söyledi. Yüzde 54,66 oranında yapılan zamla övünüldüğünü hatırlatan Göksoy, çalışanların maaşı hesaplara geçmeden değer kaybettiğini vurguladı.
“ALIM GÜCÜ HER GEÇEN GÜN DÜŞÜYOR”
Alım gücünün her geçen gün dahada düştüğünü ifade eden Göksoy, temel ihtiyaçlarda yüzde 200’e varan zamların yaşandığını belirtti.
Asgari ücretin işçinin, emekçinin beklentisini karşılamadığını söyleyen Göksoy, “Asgari ücret belirlenirken taleplerimiz bir karşılık bulmamızken yapılan asgari ücret zammı ile şov yaptılar. Yüzde 56 oranında zam yaptık dediler ancak verilen asgari ücret ile bizim karnımız koymuyor nedeni çünkü zamlı maaşlar hesaba yatmadan açlık sınırı asgari ücreti geçti. Biz DİSK olarak yapılan zamların durdurulmasını, alım gücünün yükseltmelerini talep ettik. Eğer 1 liralık yumurtayı 3 liraya, 1 lira 25 kuruşluk ekmeği 5 liraya alıyorsak yapılan zammın bir anlamı yoktur. Temel ihtiyaçlara yüzde 200, yüzde 300 oranında zamlar gelmişken yüzde 56 yapılan zammın hiçbir kıymeti olmadığını hep birlikte görüyoruz. 2 bin 825 liralık asgari ücret ile satın aldığımız ürünleri şu anda satın almıyoruz çünkü alım gücü git gide düşüyor” ifadelerini kullandı.
“YAPILAN ZAMMIN BİR ANLAMI KALMADI”
Bekar bir kişinin aylık yaşam masrafının 11 bin 556 lira olduğuna dikkat çeken Göksoy, “TÜİK, Türk-İş gibi kuruluşların yaptığı araştırmalara göre, bir kişinin aylık yaşam masrafı 9 bin üzeri olmuş. Bir evde en az dört kişi yaşıyor ve bunu toplayıp çarptığın zaman nerden bakarsanız bakın 38 bin lira eder. Asgari ücretin 8 bin 500 lira olmasının bir anlamı yoktur” diye konuştu.
“EMEKÇİLER HAK ETTİĞİ ÜCRETİ ALMALIDIR”
İşçilere göre işverenlerin daha az vergi ödediğini ifade eden Göksoy, vergin az kazanandan az çok kazanandan çok alınması gerektiğini söyledi.
Göksoy, “İşverenler işçiden daha az vergi ödüyor ve işçilerin asgari ücreti hesaba geçmekten vergileri kesiyorlar. Vergi adaleti talep ediyoruz. İşçin, emekçinin anıl teri ile güçlenen ülkede onların hak ettiği ücret sunulmalıdır” dedi.