ABİDİN YAĞMUR
14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri öncesinde partilerde liste tartışmaları, ittifak tartışmaları sürerken bazı sol partiler sessiz sedasız, vatandaşın arasında seçim çalışması yapıyor. Bunlardan biri de Türkiye Komünist Partisi.
Türkiye Komünist Partisi Mersin Milletvekili adayları Eczacı Zuhal Kurt ve Avukat Derya Demir, seçim çalışmalarını, TKP’nin hedeflerini, yurttaşlardan neden oy istediklerini ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kime oy vereceklerini Güney’e anlattı.
“BU ÜLKEDE DEVRİM YAPACAĞIZ”
“Bu ülkenin laik, kamucu düzeni için mücadele ediyorum. Seçim çalışmalarında da bunları anlatıyoruz. Kendi alanıma ilişkin söyleyecek çok sözüm var” diyen Zuhal Kurt, “İnsanların ücretsiz sağlık, ücretsiz barınma, ücretsiz su, ücretsiz elektrik bütün bunlardan insanca yaşam koşulları için ücretsiz faydalanacakları bir sistem için mücadele ediyorum. Sağlıkta ücretsiz sağlık deniyor ama bu ülkede sağlık ücretsiz değil. İlacın neredeyse yarısını ödüyorsunuz. Muayeneye para ödüyorsunuz, randevu alamıyorsunuz, sadece ASM’lere gidebiliyorsunuz. Özel hastanelere gidemiyorsunuz. 400 lira 500 lira fazla para vermeniz gerekiyor. İlaca ücretsiz ulaşamıyorsunuz. Daha da önemlisi bu ülkede koruyucu sağlık sistemi yok. İnsanlar hastalandıktan sonra tedavi etmek sağlık politikası değildir. Asıl sağlık politikası insanların hastalanmasını önlenmektir. Sağlıklı gıdaya ulaşması gerekir. Aşısı ücretsiz olmalıdır. İnsanların beslenmesi önemlidir. Hayatta kalmak için, aç kalmamak için karbonhidrat tüketip karnı doyurmak önemli değildir. Beslenmek önemlidir. Bunun için mücadele ediyoruz. Kamucu bir sistem istiyoruz. Biz bu ülkede devrim yapacağız. Bunun için öncelikle TKP’ye oy verilmesini istiyoruz ki bu ülkede insanca yaşayabilelim. Diyoruz ki bir oy Tayyip gitsin diye Kılıçdaroğlu’na bir oy TKP’ye” ifadelerini kullandı.
“KIRMIZI ÇİZGİMİZ ANTİKAPİTALİZM VE LAİKLİK”
Seçim çalışmaları sırasında kendilerine en çok sorulan sorunun “Emek ve Özgürlük Platformunda neden yoksunuz” şeklinde olduğunu kaydeden Kurt şunları söyledi:
“Bizim kırımızı çizgimiz şudur. Antikapitalist olmayan hiçbir partiyle aynı çizgide yürümeyiz. Bugüne kadar bunun dışında karar almadık. Bizim kırmızı çizgimiz antikapitalist olmaktır, laik olmaktır. Bunu dile getirmeyen hiçbir parti ile yan yana olmayız.”
“İNSANLAR AÇ VE ÖFKELİ”
Zuhal Kurt, seçim çalışması yürüttükleri mahallelerdeki izlenimlerini ise şöyle anlattı:
“Fakirlik ve açlık çok önemli bir sorun. Herkesin çok büyük öfkesi var. İnsanlar çok sahipsiz olduklarını, kimsenin onları anlamadığını düşünüyorlar. Güneykent, Halkkent bölgesinde pazarlara gidiyorum. Eskiden çanta ile giderlerdi pazara şimdi küçük torbalarla gidiyorlar. İnsanlar açlar. Beslenmeyi boş verin açlar. Öncelikli sorun bu. Tayyip Erdoğan’a öfkeliler. İnsanların asıl istediği hayatta kalmak değil. Hayatta kalmak için günde bir ekmek de yiyebilirsiniz. Beslenemiyorlar, çocuklarına gelecek sunamıyorlar, kendileri için de yarını göremiyorlar. Bunun büyük bir öfkesi var.”
DEMİR: TÜM ADAYLARIMIZ EMEKÇİ
TKP Mersin Milletvekili adayı Derya Demir de Türkiye Komünist Partisinin yıllardır eşit, özgür ve laik bir ülke için mücadele ettiğini vurguladı.
AKP iktidarının en başta laiklik olmak üzere eşitlik ve özgürlük kavramlarını yok ettiğini vurgulayan Demir, “Özellikle bir hukukçu olarak bu ülkede adaletin yok olmasından, adaletin erişilemez olmasından çok endişeleniyorum. Dolayısıyla eşit, özgür, laik ve adil bir ülkeyi kurmayı vaat eden Türkiye Komünist Partisinden aday oldum. Bize en çok sorulardan biri Türkiye Komünist Partisinin baraj sorunu. Biz sadece seçim dönemlerinde değil, 365 gün örgütlü toplum için mücadele ediyoruz. Halkın siyasete aktif katılmasını sağlamak istiyor. Bugün mecliste olan milletvekilleri bu halkı temsil etmiyor. Mecliste bir emekçi yok. Lüks içinde yaşayanları bu halkı temsil etme şansı yok. Bu halkın gerçek temsilcileriyle seçime giriyoruz. TKP’nin tüm adayları emekçi.”
“TKP GÜÇLÜ OLURSA HER ŞEY DEĞİŞİR”
Türkiye’nin değişmesi için TKP’nin güçlenmesi gerektiğine işaret eden Derya Demir sözlerini şöyle sürdü:
“TKP’ye verilen her oy halkın siyasete katılımı için bir vaattir. TKP’nin güçlü olması demek adalet sisteminin yeniden inşa edilmesi demektir. TKP’nin güçlü olması demek çevre katliamlarına dur demektir. Komünistlerin güçlü olduğu bir ülkede hiç kimse kamu malını babasının malı gibi ihalelerle ya da başka yollarla başkasına peşkeş çekemez. TKP güçlü olursa bu ülke kadın mezarlığına dönmez. Çocuklar tarikatların ve cemaatlerin elinde gelecekleri karartılamaz. TKP’nin güçlü olduğu bir ülkede her şey değişir. Bu değişime omuz vermelerini, güç vermelerini istiyoruz. Biz halkın gerçek temsilcileriz ve halkın gerçek sorunlarını meclise taşıyacağız. Bu halkın gerçek temsilcilerine oy verin. TKP’ye güç verin ki eşit, özgür, laik bir ülkeyi hep birlikte kuralım. Eğitimin, sağlığın, tüm kamu hizmetlerinin ücretsiz olması bir haktır. İnsanca yaşamak bir haktır. Bu hakkı gelin hep birlikte elde edelim.”