Davanın sonucunda müteahhitler ve vatandaşlar açısından bir mağduriyetin oluştuğunu kaydeden Başkan Yılmaz; “Özellikle de deprem nedeniyle konut ve kira fiyatlarının bu kadar yükseldiği bir dönemdeyiz. Depremden sonra şöyle dedik. Depremden ders almalıyız, bunun için bir araya gelmeliyiz, imar planlarında bir değişiklik ihtiyacı varsa bunu yapmalıyız, konut yapımını kolaylaştırmalıyız ve hızlandırmalıyız demiştik. Deprem ve Mersin ile ilgili bir tasarruf olacak ise yatay mimariye geçilecekse de şehir bir bütün olarak değerlendirilsin ve toplu birtakım kararlar alsın diye düşünüyoruz” diye konuştu.
Başkan Yılmaz; “Bu siyasi bir konu. Gerekçelerinde iki tane olgu var. Birincisi kent estetiği. Kent estetiği olmayan bir şehirde kent estetiği. Kendi mezarını planlayamayan bir şehirde, cenazesini gömecek bir yer bulamayan bir şehirde kent estetiğinden bahsediyorlar. Bu, soyut bir şey. İkincisi, kent silueti. Bana Mersin’in kent siluetini çizer misiniz, ne çizersiniz? Mersin’in bir siluetini çizelim. Mersin’e denizden bakalım. Neyi görürüz? 52 katlı binayı, Ulu Camiiyi ve Muğdat Camiisini görürüz. Aynı zamanda deniz kenarına dizilmiş 20-30 katlı bir sürü bina görürüz. Siz hangi siluetten bahsediyorsunuz. Yapılacak tüm binalar da 18 katlı değil. Bu maksimum. 18 katlı bina yapmak için belli şartları gerçekleştirmek gerekiyor, bunu hepimiz biliyoruz. Burada tüm partilerden meclis üyelerimiz var. Mersin’de yüksek katlı binaların kaç tanesi hangi ilçede, bunun kaç tanesi Toroslar’da. Bir bakın bakalım. Bu gerçekten ironik. Sanki meclis üyelerimizle toplanmışım, yüksek katlı binaları ben yapıyorum. Türk Mühendis ve Mimarlar Odası bana dava açıyor. Çıkaralım listeyi. Yüksek katlı binaları kim çiziyor, kim dikiyor çıkaralım. Mersin’de en az yüksek katlı bina olan ilçe Toroslar’dır, Mersin’de en çok yatay mimari olan ilçe Toroslar’dır. Bu memleketin bir sürü daha önemli sorunu var. Bu konuya eğilmek isteyen, Mersin’in kent estetiğini düzeltmek isteyen, kent siluetini ortaya çıkarmak isteyen, elini taşın altına koyarak bütünsel bir çalışma yapacak. Ama bu işler böyle oluyor maalesef. Son derece üzücü bir durum. Bunu doğru anlayalım, mağduriyeti gidermeye odaklanalım ve bu işi çözelim” şeklinde konuştu. (Haber Merkezi)