“Milyonlarca Alevinin vicdanında hep mahkûm kalacak” | Güney Gazetesi Mersin

“Milyonlarca Alevinin vicdanında hep mahkûm kalacak”

2 Temmuz 1993’te Sivas Madımak Oteli’nde gerici bir ayaklanma sonucunda katledilen ve aralarında şair, yazar, sanatçı, bilim insanlarının bulunduğu 33 kişi, Mersin Cemevinde düzenlenen törenle anıldı.

“Milyonlarca Alevinin vicdanında hep mahkûm kalacak”


Mersin Cemevi İnanç Kurulu Başkanı Erdoğan Sevin Dede, 33 can için gülbeng okudu, çerağlar uyandırıldı.

Sinevizyon gösteriminin ardından konuşan Mersin Cemevi Başkanı Pir Hasan Kılavuz, “Alevilerin hafızasında unutulmayan tarihi günler vardır. Bu günlerin acıları ilikten kemiğe ruhumuza işlemiştir. Silmek istesek de olmuyor. 2 Temmuz 1993 böyle bir gündür” dedi.

2 Temmuz günü Sivas’ta havanın gergin ve kurşun gibi ağır olduğunu aktaran Kılavuz, “Gün Cuma idi, camiden çıkan cemaatle birlikte bir takım şeriat heveslileri, Ozanlar Anıtını yerde sürükleyerek parçaladılar. Toplumu kışkırtarak, ‘’Ya Allah Bismillah Allahu Ekber’’ deyip Madımak Otelini taş yağmuruna tutup ateşe verdiler. ‘’Yaşasın şeriat, şeriat gelecek zulüm bitecek.’ 2 Temmuz 1993, Sivas’ta tekbir seslerinin unutulmadığı, planlı programlı katliam günüdür.

Ateşi tutuşturanlar, 33 canı diri diri yakanlar görünümde şeriatçılardı ancak, çok iyi bilindiği gibi görüntünün arkasındaki asıl güç, şeriatçıları besleyen, büyüten ve ordulaştırıp devrimcilerin, ilericilerin, Alevilerin üzerine salan, katliamları yaptıran, devlet içinde kümelenen halk düşmanı sivil çetelerdi” dedi.

 

“Bugün iktidar olanların içerisinde Sivas’ta canlarımızı diri diri yakan halk düşmanlarının gönüldaşları vardır” diyen Kılavuz, şunları ifade etti:

“Asırlara yayılmış gerici gelenek değişmedi bu topraklarda. Şiddet ve inkâr tarihsel bir miras olarak kutsandı ve taşındı günümüze. Kültürel zenginliğin beşiği yapılmayan bu topraklar, kültürel katliamların toplu mezarlıklarına dönüştürüldü. Bu topraklardaki farklı inanç ve kültürlere hiçbir zaman tahammül edilmedi. Madımak Otelinde yakılan 33 canın katili, saray tarafından affedilip ceza evinden çıkarıldı. 30 yıl içerisinde gelip giden iktidarlar ve hâlen iktidar olanlar tek bir sefer olsun mağdur ailelerden ve Alevi camiasından özür dilemediler.

Ama unutulmamalı ki bedeli ölüm bile olsa, o affedilip serbest bırakılan kişi, milyonlarca Alevinin vicdanlarında hep mahkûm kalacaktır. Eşit yurttaşlık, barış ve kardeşlik her dem bizim şiarımız olsun.”

 

Kılavuz’un konuşmasının ardından zakir Rıza Aydın’ın seslendirdiği deyişle canlarımız semah döndü. Şef Ayhan Danyeli yönetiminde  Mersin Cemevi Korosu tarafından deyişler seslendirildi.