ELVAN KONUK
İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, bütçe görüşmelerinde TBMM Genel Kurulunda grubu adına söz aldı. Kocamaz, “2022 yılı ekonominin kötü yönetilmesi sebebiyle çok zor geçti. Aziz milletimiz 2023 yılı için umutlanmış, fakat her alanda devam eden kötü gidişat nedeniyle bu yıl daha da zor geçmektedir. 2023 yılı da 2022 yılı gibi arkasında çok sayıda kepenk kapatan esnaf, iflas eden işletme, ürettiği ürünü değerinde satamayan çiftçi, geçinemeyen ve kredi kartı borcunu ödeyemeyen vatandaş bırakmıştır. 2024 yılı bütçesinde işçi, memur, emekli, asgari ücretli ve esnaf kesimi unutulmuş, bütçeden yalnızca hazine garantili köprülere, otobanlara, havalimanlarına, şehir hastanelerine ve faize kaynak ayrılmıştır” dedi.
“TEK ADAM SİSTEMİNİN SANCILARI DEVAM EDİYOR”
Hükümetin devletin gelir ve gider kalemlerini yönetemez, işletemez ve idare edemez bir noktaya geldiğini vurgulayan Kocamaz, “Genel seçim öncesinde İYİ Parti olarak her platformda ve her ortamda milletimiz ve ülkemizin geleceği açısından güçlendirilmiş parlamenter sistemin hayırlı olacağını savunduk. Bugün Türkiye’nin getirildiği noktada bizim ne kadar haklı olduğumuz açık seçik ortaya çıkmıştır. Partili cumhurbaşkanlığı ve tek adam rejiminin üzerinden 5 yıl geçmiş, sistemin sancıları hala devam etmektedir. Parlamenter sistemden uzaklaşan Türkiye, partili cumhurbaşkanlığı ve tek adam rejiminin elinde perişan hala dönüşmüş, vatandaşlar yiyecek ekmeğe muhtaç hale gelmiştir. 24 Haziran 2018 seçimleri öncesi ‘bu kardeşinize yetkiyi verin, faizle nasıl uğraşılır göreceksiniz’ diyen sayın cumhurbaşkanı aradan geçen 5 yıllık süreye rağmen milletimizden sürekli ‘biraz daha sabır’ dilemiş, ancak milletimizin sabrı kalmamış, sabır taşı çatlamıştır” ifadelerini kullandı.
“ÜLKEMİZDE DENENEN EKONOMİK MODEL DENGELERİ TAMAMEN BOZDU”
Kocamaz, Türkiye’de uygulanan ekonomik modelin dünyada eşi ve benzerinin olmadığını söyledi. Kocamaz, “Ülkemizde denenen ve ne idüğü bilinmeyen bu ekonomik model vatandaşları fakirleştirmiş yüksek enflasyon ve kur artışına sebep olmuş, merkez bankasının kötü günler için saklamış olduğu ihtiyat akçeleri dahi harcanmıştır. Ekonomik dengeler tamamen bozulmuştur, orta direk denen bir kesim kalmamış, gelir adaletsizliği artmış, bir avuç azınlığın dışında toplumun büyük bir kesimi fakirleşmiş, açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum edilmiş, açlık sınırı 14 bin 25 TL, yoksulluk sınırı da 45 bin 686 TL’ye yükselmiştir. Türkiye ekonomisi 22 yılda maalesef bir ilerleme kaydedememiş gelişmekte olan ülkeler arasında en çok gerileyen ülke olmuştur. Ayrıca hükümetin 2023 yılı hedefleri tutmamış bu nedenle 2024-2026 yılı orta vadeli programda da revizyona gidilmiştir. 2023 yılında hedeflenen milli gelir 2 milyar 383 milyon dolardan 1 milyar 67 milyon dolara, kişi başı milli gelirdeki 28 bin 918 dolar hedefi 12 bin 415 dolara, 500 milyar dolar olan ihracat hedefi 255 milyar dolara, yüzde 4.6 olan işsizlik hedefi de 10.1’e ve yüzde 5 olarak hedeflenen enflasyon da yüzde 65’e revize edilmiştir. Böylece 2024 yılı hedefimiz olan Almanya gerçekte Zimbabve ve Gana’ya dönüşmüştür” şeklinde konuştu.