DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, Diyanet İşleri Başkanlığının sorumluluğunda yürütülen hac organizasyonlarında yaşanan sıkıntılara değindi.
Ekmen, hac vizesi olmadan ticari, turistik vize veya erken alınmış umre vizesiyle hacca gitmek zorunda kalanların insanlığa aykırı muamelelere maruz kaldığını belirtti. Ekmen, “Vatandaşlarımız haklı olarak Diyanet İşleri Başkanlığı Hac İşleri Genel Müdürü ve ilgili daire başkanının bu yıl nisan ayında eğitim faaliyetlerinde 'Bu yıl vizesiz hacca izin vermeyeceğiz' beyanatları nedeniyle Diyanet İşleri Başkanlığını sorumlu tutmuştur. Diyanet işleri Başkanlığı bu konuda sorumlu olmadığını iddia etmekle birlikte bu hacılara sağlık hizmeti dahi verilmemiştir” diye konuştu.
Ekmen, hac organizasyonlarının denetim açığına dikkat çekerek, “2014 yılına kadar Sayıştay Diyanet İşlerinin hac organizasyonunu denetliyorken, son on yıl boyunca hiçbir denetleme yapılmamıştır. Bu konuda, vatandaşlarımızı ilgilendiren bu kadar önemli bir meselenin tam on yıl boyunca denetim dışında keyfekeder yürütülmesi kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Ekmen, diğer İslam ülkeleriyle karşılaştırıldığında Türkiye'deki hac fiyatlarının çok yüksek olduğunu vurguladı. Ekmen, Türk Hava Yollarının fiyat politikalarına da dikkat çekerek, “Türk Hava Yollarıyla Paris'e, Brüksel'e, Londra'ya bilet almak isteseniz 120 dolara alabilirsiniz ama aynı gün ve tarihte Riyad'a, Cidde'ye, Taif'e bilet almak isteseniz 450 dolardan başlıyor. Niçin umrecinin, hacının üzerinden herkes para kazanmaya çalışıyor? Eğer özel bir firmayla gidecek olsanız Diyanet İşleri Başkanlığı bir kart veriyor, bu kartın bedeli 65 dolar. Ömrü boyunca hacca gitmek için çeyrek altın biriktiren, para biriktiren insanlar için bu reva mıdır?” diye sordu. (Haber Merkezi)