“Kayyum ve polis ablukası halkın iradesini hedef alıyor”

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, CHP İstanbul İl Başkanlığına kayyum atanması ve il binasının polis ablukasına alınmasını protesto etti. Platform adına konuşan Mersin Tabip Odası Başkanı İzzet Çalış, “Kayyum ve polis ablukası hukuksuz olup bu uygulama, yalnızca demokratik siyaseti değil, doğrudan halkın iradesini de hedef almaktadır” dedi.

“Kayyum ve polis ablukası halkın iradesini hedef alıyor”


İLKAY ADALIOĞLU

Özgür Çocuk Parkı’nda bir araya gelen Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri CHP İstanbul İl Başkanlığı yönetiminin görevden uzaklaştırılması ve sonrasında yaşanan sürece tepki gösterdi. Mersin Tabip Odası Başkanı İzzet Çalış, “CHP İstanbul İl Yönetimine hukuka aykırı bir tedbir kararıyla kayyum atanmasının ardından İstanbul Valiliği, 7-10 Eylül tarihleri arasında Beşiktaş, Beyoğlu, Eyüpsultan, Kağıthane, Sarıyer ve Şişli ilçelerinde her türlü toplantı, gösteri ve basın açıklamasını yasaklamıştır. Akşam saatlerinde ise CHP İl Başkanlığı binası ve çevresi polis barikatlarıyla kapatılmış, parti binasına giriş çıkışlar engellenmiştir. Bu tablo, 12 Eylül’ün 45. yıl dönümüne günler kala Türkiye’de OHAL rejiminin fiilen sürdüğünü bir kez daha göstermektedir. Kayyum ve polis ablukası hukuksuz olup bu uygulama, yalnızca demokratik siyaseti değil, doğrudan halkın iradesini de hedef almaktadır” dedi.

 

“YURTTAŞLARIN ÜYESİ OLDUKLARI PARTİ BİNASINA GİTMELERİ ENGELLENEMEZ”

 

Toplantı ve gösteri hakkının Anayasa’nın 34. maddesinde ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde güvence altına alındığını söyleyen Çalış, İstanbul Valiliğinin aldığı yasaklama kararının açıkça bir hak ihlali olduğunu dile getirdi. Çalış, “İstanbul Valisi Davut Gül, hukuksuz biçimde alınan mahkeme kararlarını dayanak göstererek yurttaşları ve siyasal aktörleri cezai yaptırımlarla tehdit etmiştir. Ablukaya karşı çıkan yurttaşların gözaltına alınmaya başlanması ise hukuksuzluğun en ağır tezahürüdür. Yurttaşların üyesi oldukları parti binasına gitmeleri engellenemez. Üyelerini ve yurttaşları parti binasına çağırmak suç oluşturmaz. Aksi yöndeki emir, kanunsuz olduğu gibi siyasal faaliyetlerin engellenmesi niteliğindedir ve suçtur” diye konuştu.

 

“ABLUKALARA VE GÖZALTILARA KARŞI HALKIN İRADESİNİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

 

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu olarak demokrasiye ve halkın iradesine sahip çıktıklarını vurgulayan Çalış, “Yetkili makamlara sesleniyoruz: Anayasal güvence altında olan barışçıl toplantı ve gösteri hakkını kullanmak isteyenlere yönelik her türlü baskıdan ve orantısız güç kullanımından derhal vazgeçilmelidir. Ülkemizde demokrasi ve adalet yok hükmünde sayılmakta; kurumlar işlevsizleştirilmekte, siyaset yargı sopasıyla dizayn edilmektedir. Bizler, Mersin Emek ve Demokrasi Platformu olarak Halkın iradesine yapılan her türlü müdahaleyi reddediyor, kamu makamlarının temel hak ve özgürlükleri hukuka uygun ve ölçülü biçimde sınırlamak zorunda olduğunu hatırlatıyor ve yurttaşların anayasal haklarının ihlalini asla meşru görmüyoruz. Baskılara karşı özgürlüğü, yasaklara karşı demokrasiyi, ablukalara ve gözaltılara karşı halkın iradesini savunmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.