Sivas katliamının 27’nci yıl dönümü | Güney Gazetesi Mersin

Sivas katliamının 27’nci yıl dönümü

Gerçek failleri bulunamayan Sivas Katliamında hayatını kaybedenler 27’nci yıl dönümünde Özgür Çocuk Parkı’nda Emek ve Demokrasi Platformu tarafında basın açıklaması ile birlikte anıldı.

Sivas katliamının 27’nci yıl dönümü


Özgür Çocuk Parkı’nda dün saat 12:30’daki anma töreninde Emek ve Demokrasi Dönem Sözcüsü Mustafa Özbay “Acımızı derinleştiren, katliamın örgütlü ve planlı gerçekleştiğine dair çok sayıda delil olmasına, katliamdan önce alenen hazırlık yapıldığının devlet tarafından bilinmesine rağmen kimi kirli hesap ve politikalar uğruna göz yumulmuş olmasıdır” dedi.

 

“KATLİAMIN FİRARİ SANIKLARI ZAMAN AŞIMINDAN YARARLANDIRILDI”

Sivas Katliamının sorumlularının açığa çıkarılıp hesap sorulmasının engellendiğini belirten Özbay “Çorum, Maraş başta olmak üzere daha önce yaşanan katliamlarda olduğu gibi Sivas Katliamında da gerçek sorumluların açığa çıkarılıp hesap sorulması engellenmiştir. Asıl sorumlulardan hesap sorulmadığı gibi katliamda maşa görevini yerine getiren katiller bile siyasi iktidar tarafından kollanmıştır. Adresi, ikametgâhı belli olan firari sanıklar yıllarca bulunamamış katillerin avukatları bazı siyasi partiler tarafından milletvekili yapılarak ödüllendirmiştir. İnsanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olamayacağı evrensel hukuk ilkesi ve bu ilkeye uygun olarak Türk Ceza Kanunu’nda yer alan düzenleme yok sayılmıştır. Katliamın firari sanıkları zaman aşımından yararlandırılmıştır” şeklinde konuştu.

 

“MUHALİF KESİMLERE ACIMASIZ BİR GÖZDAĞI VERİLMEK İSTENMİŞTİR”

Sivas Katliamının ne ilk neden son olduğunu söyleyen Sözcü Özbay şunları söyledi: “Temmuz Katliamı özünde sadece aydın ve sanatçılara karşı değil; ezilen, ötekileştirilen, dışlanan, yok sayılan bütün toplumsal kesimlere karşı yapılan bir katliamdır. Katliamla tüm muhalif kesimlere acımasız bir gözdağı verilmek istenmiştir.

Arkasındaki güçlerin, gerçek sorumluların, faillerin açığa çıkarılmadığı Sivas Katliamı ne ilk ne de son olmuştur. Farklı inançları, kültürleri, kimlikleri bir zenginlik değil, tehdit olarak gören tekçi-otoriter aynı zihniyet yeni katliamlara davetiye çıkarmaya devam etmiştir. Sivas Katliamından sonra barışın ve hoşgörünün sembolü olan bu güzel Anadolu topraklarında Gazi, Roboski, Reyhanlı, Suruç olmak üzere pek çok katliam daha yaşanmıştır. Milyonların eseri Gezi Direnişinde gençlerimiz sokak ortasında katledilmiştir. Cumhuriyet tarihinin en büyük katliamı olan 10 Ekim Ankara Gar Katliamı ile yüreğimize kapkara 103 bıçak daha saplanmıştır. Mersin Emek ve Demokrasi Platformu olarak yirmi yedinci yıl dönümü vesilesiyle, Sivas Katliamı nezdinde yaşadığımız tüm katliamları bir kez daha lanetliyor, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren insanlarımızı saygıyla anıyoruz.” (Haber Merkezi)