Tüzük kurultayı parti içi demokrasi testi
Tek Adamcı yönetimlerde kurum ve kurullar iyi işlemez.
Bu tip ülkelerde toplum ve çevre için uzun dönemli sağlıklı politikalar üretilemez.
İktidarı bu şekilde yıllardır eleştiren muhalefet partilerinde durum nasıl?
Türkiye’de muhalefet partilerinde de ne yazık ki göstermelik bir demokratik yönetim anlayışı var.
Özellikle belediye başkanları söylemde çok demokratik ama işleyişte çoğunlukla tek adamcılar.
Bununla birlikte, eleştiriye hiç te açık olmadığı gibi, kendilerini eleştirenleri ise farklı platformlarda, iktidar gibi kendi trolleri ile boğmaya çalışıyorlar.
Oysa tek amaç iktidar olmamalı.
Bu iktidarı yönetecek kurum ve kurulları liyakatli seçecek kadrolara ihtiyacı olacak.
Bunun içinde yerelde belediye başkanlarının TEK ADAMCI yaklaşımlarını yıkabilmesi gerekir.
Tabiiki genel merkezlerde bu tekelci yapıyı besleyen rant odaklı OLİGARŞİK yapılarında ortadan kalkması gerekiyor.
Burada da parti meclisleri ve MYK'larına iş düşüyor.
Tam da bu noktada CHP Tüzük Kurultayı çok önemli yer tutuyor.
Yerel yönetimlerin Tek Adamcılığın değil CHP örgütün güçlü olduğu bir parti haline gelmeli.
Bir önceki yönetimin oluşturduğu bu yapıyı, Özgür Özel ve ekibi tüzük kurultayı ile kırabilir.
Ya da bu yapıdan beslenerek iktidarı değil genel başkanlığını korumayı seçebilir.
Bu yaklaşım tarzı hem CHP'ye ciddi zararlar verdi ve vermeye devam ediyor.
Bu tüzük Kurultayı ile birlikte CHP ya oligarşik yapılar ve tek adamcı yerel yönetimlerle, koltuklarını korumayı tercih eden bir anlayışla devam edecek ya da kurum ve kurulları işleyen güçlü örgütlere yönelecek.
Bu tüzük kurultayıyla CHP parti içi demokrasi testi olacak.
Bununda en önemli göstergeleri:
Kontenjansız, ön seçimle aday belirlenmesi,
Delege sistemi yerine nitelikli üye sistemine geçilmesi,
En fazla üç dönem vekil ya da belediye başkanı olma şartının getirilmesi,
Türkiye'nin 100 yıllık demokrasi serüvenine umarım önemli katkı sağlayan bir tüzük kurultayı olur.