Eğitim her şeydir!
“Türkiye’nin en büyük sorunu nedir?” diye sorsalar, sanırım bugünlerde herkesin yanıtı “geçim sıkıntısı” olur.
AKP döneminde geçim sıkıntısı aldı başını gitti.
Yoksulluk arttı.
Çünkü Bay Başkan ve kurmayları ekonomiden bihaber!
Soru bana sorulsa mesela, “Türkiye’nin en büyük sorunu EĞİTİMdir” derim.
Zaten aklı başında herkes bunun farkındadır.
Eğitimli toplumlar sorgular, hakkını arar.
Hurafeye değil yüzünü bilime döner.
Eğitimli toplumu yönetmek zordur!
Ama cahil toplumlar çok kolay yönetilir!
Ve her türlü sapkınlık görülür.
Narin olayı bunun en somut ve acı delilidir!
22 yıllık AKP döneminde Milli Eğitim tam bir yapboza döndü.
Daha doğrusu döndürüldü.
Her gelen bakan kendi tarikat, cemaatinin karanlık dünyasına hizmet etti.
Utanmasalar okullara öğretmen yerine imam atayacaklar!
Zaten ufak ufak başladılar.
Sonu nereye varır Allah kerim!
Atatürk’ün , “Eğitimdir ki bir milleti; ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder” deyişi kulaklara küpe olmalıdır!
NOKTA.
Eğitimde öncü DEVLET olmalıdır!
Ki abuk sabuklar eğitimi yönetmesin!
Türkiye’de ne yazık ki eğitim yatırımlarının yeterli olduğu söylenemez!
2024-2025 Eğitim-Öğretim yılı bir hafta önce başladı.
Her yıl olduğu gibi sorun yumağıyla.
Öğretmenler dertli,
Veliler dertli,
Öğrenciler hepten dertli!
Bay Başkan ve ekibi, “Eğitimde reform” diye sistemi tuz buz etti.
Tıpkı sağlıkta olduğu gibi.
Öğrenci ve velileri özel okulların insafına bıraktılar.
Ve/veya kuran kurslarına, imam hatiplere mecbur ettiler!
En sağlıklı yerler olması gereken okulları temizleyemiyorlar bile.
Hafta üç gün part-time personel, iki gün de veliler temizleyecek!
Öğrencilerin sağlığı Allaha emanet!
Sonuç ortada.
Parası olan özel okula, olmayan kuzu kuzu devlet okuluna.
E hani, nerede kaldı EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ?
NOKTA.
Neyse ki Türkiye’de duyarlı STK ve belediyeler var!
Biraz da iş insanı.
Devletin yetişemediği demeyeceğim, yetişmek istemediği yere onlar koşturuyor.
Tabii ki belediyelerin görevi yalnız yol, su, kanalizasyon, ulaşım hizmeti değil.
Kentin eğitim ve kültür yatırımları ve etkinliklerine de destek olmaktır.
Mersin’de CHP’li belediyeler bu konuda önemli projelere imza atıyor.
Vahap Seçer yönetimindeki Büyükşehir Belediyesi, Mersin’i öğrenci dostu kent yaptı.
Yurt yatırımından, ana okulu ve kreşlere kadar yapılanlar ortada.
Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit ve ekibi yeni projelerle Türkiye’ye örnek oldu.
Keza Toroslar, Mezitli, Tarsus ve Akdeniz’in çiçeği burnunda belediye başkanları Abdurrahman Yıldız, Ahmet Serkan Tuncer, Ali Boltaç ve Hoşyar Sarıyıldız olayın ciddiyetinin farkında.
Mersin’deki oda ve borsalar da TOBB’un öncülüğünde Mersin’de eğitim ve öğretime önemli yatırım yapıyor.
MDTO’nun Anadolu Denizcilik Meslek Lisesi ile başlayan eğitim serüveni Denizcilik Yüksek Okulu ile devam ederken, MDTO Denizcilik Fakültesi ile zirve yaptı.
Denizcilik eğitimine yapılan bu yatırım, Mersin’in denizci kent olmasına önemli katkı sağlayacaktır.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası, Mersin Ticaret Borsası ile Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesi yönetimimin eğitme yaptıkları yatırımlar göz ardı edilemez!
Ve de MIP. Mersin Uluslararası Liman İşletmesi’nin eğitme verdiği katkıyı kim görmezden gelebilir?
NOKTA.
Sözün ÖZÜ;
Eğitime yatırım GELECEĞE yatırımdır.
Tabii ki devlet yetişemiyorsa yerel yönetimler, STK ve hayırsever iş insanları bu konuda üzerlerine düşeni yapmalıdır.
Mersin’de kazanıp güzelim kentimize hayrı olmayanlara ne demek lazım bilemiyorum.
Aslında biliyorum da yazmak istemiyorum!
Ağır kaçar!
Kentimizde zengin sayısı oldukça fazladır.
Milyarın üzerinde servet sahibi olanların sayısı hiç de az değildir.
Kimi tarikatlara destek oluyor, kimi de parasının üstüne yatıyor!
Vergi rekortmenleri listelerinde de görmek olası değil bunları.
Kimsenin parası bizi ilgilendirmez.
Ama bu güzelim kentte yaşamanın da bir bedeli vardır, olmalıdır!
Hele hele konu EĞİTİM ise akan sular durmalıdır!
Türkiye hepimizin!
Mevzubahis, Türkiye’nin aydınlık yarınlarına...
Mevzubahis, geleceğimizin mimarı, yarınlarımızın teminatı çocuklarımıza, gençlerimize yatırım ise gerisi teferruattır.
Altını çizmiş olduğum satırlarla bitireyim. Mark Twain şöyle diyordu:
“Eğitim her şeydir. Şeftali bir zamanlar acı bir bademdi; karnabahar, üniversite eğitimi almış bir lahanadan başka bir şey değildir.”