Nefes Kesen Hafta
Müthiş bir hafta sonu geçirdim kendi adıma. Memleketin sefil, dünyanın rezil halinden uzakta. Malum maçlar başladı. Tutkunu olduğum kadın voleybol ligi start aldı. Klişe ifade kullanıp ‘bomba gibi...’ falan demeyi düşünmüyorum çünkü aksine sönük geçti. Tüm takımlarda istisnasız tatil rehaveti hissedilir boyuttaydı. Belli ki mary crismis, happy year derken oyuncular mental anlamda sahaya dönememişti.
Sultanlar Voleybol Ligi, ikinci yarı maçlarıyla açılışı yaptı. Lider Fenerbahçe, direnç göstermesi beklenen Türk Hava Yolları’nı tek set dahi vermeden 3-0 mağlup etti. Vasat oyununa rağmen Fenerbahçe, varlık gösteremeyen THY karşısında zorlanmadı.
Haftanın derbisi olarak görülen Vakıfbank Galatasaray maçı ise beklentinin aksine sönük geçti. Galatasaray, Vakıf’ın bloklarını bir türlü geçemedi ve tek set bile kotaramadan parkeden 3-0 yenik ayrıldı.
Maç analizi dışında ilk yarıda Vakıf’ı yenen Galatasaray’da çok şey değişmiş anlaşılan. İspanyol Başantrenör Guillermo Hernandez’le sürpriz şekilde yolları ayırma kararı alınması, spor camiasının gündemindeydi. Hernandez yerine Sırp liginde onuncu sıradaki bir takımı çalıştıran antrenör Bigarelli ile anlaşma sağlandı. Bakalım takımda değişen dengeler yerine oturabilecek mi? Bu hafta dağılmış oyunuyla keyif vermeyen ekibin Vakıf’ı yendiği coşkulu günlere dönmesini bir voleybolsever olarak bekliyorum.
Vakıfbank’a ilişkin ise şu değerlendirmeleri yapabilirim. Orta hücumlar müthiş işlerlik kazanmış durumda. Pasör Cansu Özbay, geçen sezonun tamamını nerdeyse sakat geçirdi. Yokluğunda Sıla çok iyi işler becerdi. Cansu’yu nerdeyse aratmadı ancak bu hafta Cansu’nun muhteşem dönüşü, tüm profesyonel sporculara ders olarak gösterilmeli. Hafta, bomba gibi maçlara (bir karşılaşma dışında) ev sahipliği yapamadı ancak “haftanın bombası Cansu idi” desek abartı olmaz. Milli pasör, enerjisi, hırsı ve müthiş paslarıyla takımı dinç tuttu. Ortalar Yuan ve Zehra’yı iyi kullandı. Markova’ya gönderdiği yüksek paslarla topun ölmesini sağladı. Cansu ne kadar iyi bir sporcu olduğunu bu hafta bir kez daha tüm dünyaya gösterdi. Sporla ilgilenenlere ders niteliğinde sakatlık ve uzun aranın ardından nasıl dönülürlüğü canlı performansta izletti. Diğer yandan Marina Markova maçın skoreri olurken pasör çaprazı Kiera Van Ryk, ace kraliçesi unvanını hak ettiğini yine kanıtladı. 3 ace ile akıllara kazınan müthiş servis gücüyle beğeni kazandı.
Eczacıbaşı ise Aras Kargo’yu rahat geçti. İzmir ekibini sahasında Plummer sürpriziyle yenmeyi başardı. Uzun zamandır beklenen ABD’li Kathryn Plummer transferinin ardından yaşadığı uzun sakatlık dönemini aştığını gösterdi. İlk maçında iyi oynadı. ABD Milli takımında oynayan Plummer eksiğini kapatınca sıçrama yakalayabileceğinin sinyalini verdi. Bu da Eczacıbaşı ekibini rahatlatacak. Boskovic üzerine yığılan sayı öldürme oranı Aleksa Grey ile sağlanamayınca Plummer ile anlaşmaya gidilmişti. Nihayet Katryn Plummer soy adına Boldon eklemiş halde parkeye adım attı.
Geldik haftanın müthiş maçına. Zerenspor- Beşiktaş. Gerçekten inanılmaz bir karşılaşmaydı. Beşinci sete kadar uzadı. Her iki ekip de terinin son damlasına kadar mücadele etti. Kazanan Zeren oldu fakat Beşiktaş oyuncuları da olağanüstü performans ortaya koydu. Tabii ki maçın yıldızı tartışmasız Aleksandra Uselac idi. Tıjana Boskovlc’in yokluğunda Eczacıbaşı’nı yenen Zeren de yıldızlaşan Sırp genç oyuncu Uselac, yine başroldeydi. İki set ortalamanın altında oynayan Mihailovic’ten verim alınamayınca Sırp genç oyuncu, devreye girerek sağlam duran rakibini sarsan sayıların sahibi oldu. Beşiktaş’ta ise Brakocevic üstün oyunuyla göz doldurdu. Zeren de Şeyma ve bloklarıyla duvar ören Fatma’ya da ayrı bir başlık açmak gerekiyor.
Bu haftanın dikkat çeken performansı Aleksandra Uzelac’tan gelirken, rol model kadın sporcu ödülünü Cansu Özbay fazlasıyla hak etti. Tertemiz oyunuyla bu yıl bütün karşılaşmalarda kendinden istenileni eksiksiz yerine getiren Fenerbahçeli smaçör Meliha Diken’e ise istikrar dalında ödül vermek gerekiyor.
Geldik Avrupa’ya... CEV şampiyonası, temsilcilerimiz açısından hiç de zor başlamadı. Rakipler zayıf olunca Vakıf, Eczacı ve Fenerbahçe iki gruptan da rahat galibiyetlerle ayrıldı. Bundan sonra ise güçsüzlerin elenmesiyle zor rakipler sırada bekliyor.
Fenerbahçe Medicana dün oynanan karşılaşmaların ardından çeyrek final biletini kazandı. Deplasmanda Polonya takımı Budovlani’yi 3-1 mağlup etti.
Vakıfbank ise set vermeden oyunu tamamladı. Deplasmanda Kannik’i net geçerek çeyrek finale adını yazdıran ikinci ekibimiz oldu.
Yarın Eczacıbaşı’nın aynı başarıyı göstereceğine inanıyor, bir kez daha filenin sultanlarını alkışlayarak kutluyorum.
Yolları açık olsun.