Voleybol dünyasında sezon kapandı
Hani bazı şeyleri içiniz bilir de dil söyleyemez ya? Birkaç haftadır öyle oldu. Vakıfbank zirveye nicedir göz kırpıyordu. Ve görünen köy kılavuz istemedi.
Kupayı evine götürdü.
Eczacıbaşı ve Fenerbahçe’yi desteklemiş taraftar hüznüyle Vakıfbank’ı tebrik etmem gerekiyor. Sezona başta power pasör çaprazı ve smaçör sorunsalıyla başladı ancak azim, hırs, çalışkanlık ve disiplinle dünyaca ünlü isimlerden örülü Fenerbahçe gibi takımı bile rahat geçti. Böylece bütün öngörüleri alt üst etti.
Öncelikle şampiyon neyi doğru yaptı?
Yıllardır takımın başında olan İtalyan Antrenör Gıovanni Guıdetti yine şapkadan tavşanı çıkarmayı bildi. Guidetti böylece Vakıfbank’la 29. kupasını kazandı. THY’da yıldızı parlayan Kiera Van Ryk’ı adeta büyüttü. Gücünü ortaya çıkarmasını sağladı. Özgüven aşılayarak sezon başında ‘zig zaglı gidiyor..!’ diyenlere inat istikrar yakalattı. Böylece Kanadalı genç oyuncunun ‘ace kraliçesi’ ünvanıyla yılı kapatmasında büyük rol oynadı. Van Ryk ‘en hızlı servis atan oyuncu’ ödülünün de sahibi oldu.
Diğer yanda bir dünya yıldızı daha ortaya çıkardı. Muratpaşa gibi etkisiz takımdan gelen Marina Markova sadece bir senede kariyerinin en önemli mihenk taşını işledi. Hem savunmada hem de atakta etkin oynayarak takımının şampiyonluğunda çok aktif rol oynadı.
Vakıfbank’ın başarı hikayesinde en büyük parantezi Cansu Özbay’a açmak gerekiyor. Gerek hırsı gerekse ekibi ateşleme özelliğiyle takımı hep diri tuttu. Ayrıca akıl dolu plaseleri sayesinde de MVP seçildi.
Taze Kaptan Zehra Güneş ise sezona sakatlıklarla başladı. Aylarca form tutamayan orta oyuncu, son haftalarda patlama yaşadı. Fenerbahçe karşısında bilhassa Vargas’a yaptığı bloklarla takımını öne geçirdi. Milli Takım için de ayrıca umut verdi.
Türk Milli Voleybol Takımımız adına ışık saçan bir diğer oyuncu ise Derya Cebecioğlu idi. Guidetti’nin güvenini kazanarak her hafta daha fazla süre alan genç smaçör, sıçrama kabiliyeti ve konsantrasyonuyla başarılı isimlerden biri oldu.
Vakıfbank bu yıl bize sadece yıldız oyuncuyla hedefe ulaşılamadığını gösterdi. Voleybolun her şeyden evvel takım oyunu olduğunu anımsattı. Tijana Boskovic ve Melisa Vargas gibi ünlü isimlerden örülü olmasa da çalışarak ve disiplin içinde kalarak başarı kazanılabileceğini kanıtladı.
Diğer yanda Fenerbahçe sezon başı kusursuz görünürken nasıl oldu da son haftalarda bu denli sallandı? Aslında iki önceki Antrenör Lavarini’den bu yana çalıştırıcı sorunu giderilemedi. İki yıldır ekip sağlam bir isim bulamadı. Marco Fenelio bu sezon başı takımın başına geçti. Başlarda kimya tutmuş gibiydi ancak haftalar ilerledikçe düşüş başladı. İlk Vakıfbank mağlubiyetinin hemen ardından hoca gönderildi. Yerine Marcello Abbondanza geldi ancak uyum problemleri devam etti. En nihayetinde Fenerbahçe üst üste Vakıfbank’a üç kez yenilerek ikinciliğe razı oldu. Şimdilerde ise kulüpte Kaptan Eda ve menajerin katı ağırlığından kaynaklı sorunlar olduğu dillendiriliyor.
Üçüncü Eczacıbaşı ise en yakın rakibinden farklı görüntü çizmedi. Yıl boyu sallanan takım, bir türlü istediği ivmeyi yakalayamadı. Yıllardır ter döken oyuncularını kaybetti. Tijana Boskovic önümüzdeki sezon Vakıfbank’ta forma giyecek. Hande Baladın ise Fenerbahçe ile anlaşma imzaladı. Galatasaray’ı olay off’larda iki kez üst üste güzel oyunla geçen Eczacıbaşı’nın son maçının ardından veda töreni düzenlendi. Bakalım önümüzdeki sezon nasıl bir ekip parkede olacak?
Galatasaray, Zerenspor, Türk Hava Yolları, Kuzey Boru takımlarını da ayrıca kutlamak gerekiyor. Gerçekten harika maçlara, nefis rallilere imza attılar.
Ancak en güçlü alkışı kendini aşan Ebrar Karakurt hak ediyor doğrusu. Rusya Ligi’ni resmen yeniden şekillendirdi. Takımını tek başına şampiyonluğa taşıdı. Bir sezonda 800 sayı kaydederek bir önceki kendi 798 rekorunu geçti. Böyle dünya istatistikleri arasına girdi. Bakalım Ebrar’ı önümüzdeki yıl Sultanlar Ligi’nde izleyebilecek miyiz?
Voleybola dünyadan baktığımızda ise İtalya Ligi’nin kıran kırana geçtiğini vurgulamak gerekiyor. Connegliano- Milano maçları gerçekten nefes kesti. En uzun ralliler kaydedildi. Dakikalarca top yere düşmedi. Ve kupayı Santarelli’nin takımı kaldırdı. Gabi Gıameres ise MVP’nin sahibi oldu.
Bundan böyle voleybol severler CEV ve Milli Takım maçlarını bekleyecek.
Başta Türkiye Kadın Voleybol Takımımız olmak üzere Avrupa yolculuğundaki temsilcilerimize başarılar diliyorum.
Yolları açık, vurdukları sayı olsun.